Hakkımızda
BAYETAV eşitsizlik, adaletsizlik, ayrımcılıkları dert edinen, bunların yol açtığı kutuplaşmalar üzerine düşünmeye ve çözüm üretmeye davet eden bir vakıf.
Çalışmalarımız
İnsanların yaşamlarına, topluma ve gezegene fayda sağlayan çok çeşitli proje ve girişimleri destekliyoruz.
Dayanışma
İçinde yaşadığımız kente, ülkeye, dünyaya dair benzer tahayyülü ve hedefleri paylaşanlarla dayanışıyoruz, ortak adımlar atıyoruz.
|
Haberler & Duyurular|
Eşitlik Araştırmaları Destek Programı proje başvuru sonuçları açıklandı...Eşitlik Araştırmaları Destek Programı proje başvuru sonuçları açıklandı...
11 Ocak 2025
BlogAndNewsMain
“Yıkımdan Umut Çıkarmak” Kitabı Çıktı!
Eşitlik Araştırmaları Destek Programı proje başvuruları başladı...
Bayetav İzmir Barometresi İlk Araştırma Raporu Yayınlandı...
"Mahsul Vakaları" Sergisi ve Kamu Programı Bayetav Sanat'ta Gerçekleşiyor...
BAYETAV OKULLARI Açılıyor!
Haydar Abimizi kaybettik...
‘Kendisinden doğup kendisine dönen’ Sergisi 4 Kasım’da Ziyarete Açılıyor!
“Bir Arada Yaşarız” Destek Programı Proje Başvuru Çağrısı...
BAYETAV 2024 Doktora Bursu için Başvuruları Bekliyoruz...
BAYETAV Sanat kapılarını “Yeryüzüne Övgü” ile açtı...
Yaralarımızı Bir Arada ve Dayanışmayla Saracağız
“Bir Arada Yaşarız” Destek Programı Proje Başvuru Sonuçları Açıklandı
BAYETAV Doktora Bursu Başvuru Sonuçları Açıklandı...
Aydın Uğur için...
İzmir'in Sesleri Buluşuyor....
Mekanlar ve İnsanlar Sergisi Kapılarını Açıyor
Türkiye'de Bir Arada Yaşarız Araştırması Raporu Yayınlandı
Plastik Dönüşüm Atölyesi Düzenliyoruz
Eşitlik Araştırmaları Destek Programı proje başvuru sonuçları açıklandı...
Bir Arada Yaşarız Eğitim ve Toplumsal Araştırmalar Vakfı (BAYETAV) olarak, Eşitlik Araştırmaları Destek Programı kapsamında, Türkiye’de toplumsal eşitsizliklerin giderilmesine yönelik kesişimsel araştırmaları desteklemek üzere, yeni araştırma projeleri için başvuru çağrısında bulunduk. Yapılan değerlendirme süreci sonrasında 3 projeyi desteklemeye karar verdik.
Proje çağrısına ilgi gösterip zaman ayıran, emek harcayan tüm başvuruculara teşekkür ediyoruz. Proje destek taleplerine olumlu cevap veremediğimiz başvurucuların sonuçları anlayışla karşılayacağını, bu durumun onları sonraki yıllarda başvuru yapmaktan alı koymayacağını, yine ilerleyen zamanlarda başka alanlarda ortak işler yapabileceğimizi umuyoruz.
Programın Amacı
Eşitlik Araştırmaları Destek Programı, insan-insan ve insan-doğa ilişkilerindeki çoklu eşitsizliği sorunsallaştıran ve bu alanda veri ve bilgi üretmeyi, bunlara dayalı olarak eşitliği güçlendirici politika geliştirmeyi, deneyimler inşa etmeyi hedefliyor.
Eşitlik/eşitsizlik meselesini geniş bir çerçevede ele alan Eşitlik Araştırmaları Destek Programı, farklı alanda yaşanan eşitsizlikleri trans-disipliner bir perspektifle ve kesişimsellik odaklı bir yaklaşımla içermeyi amaçlıyor. Toplumun farklı kesimlerinde var olan adaletsizliklerin nedenlerini ve sonuçlarını anlamayı, bu sorunların çözümüne yönelik politika önerileri ve stratejiler geliştirmeyi hedefliyor.
Proje Başvuruları
2024 Eylül ayında çağrıya çıktığımız ve 13 Aralık 2024 tarihi itibariyle başvuru sürecini tamamladığımız Eşitlik Araştırmaları Destek Programı kapsamında bu yıl Türkiye’den ve yurtdışından toplam 76 proje başvurusu aldık. Bu projelerin tamamı çağrı metninde yer alan 9 eşitsizlik ve ayrımcılık alanlarından (sınıf, toplumsal cinsiyet, ekoloji, etnisite/ulus, din/mezhep, yerellik/göçmenlik, vatandaş/vatandaş olmayanlar, kuşaklar, engelliler) en az 2 alanı kesen kesişimsel araştırmalardı.
Proje başvurucularının büyük çoğunluğunu kadınlar oluşturdu. Başvurucular ağırlıklı olarak 35-45 yaş aralığındaki genç akademisyenlerdi. Bununla birlikte, daha genç, yüksek lisans mezunu, doktora araştırması süren araştırmacılardan da başvurular aldık.
Değerlendirme Süreci
Destek sunulacak proje sayısının 2 proje ile sınırlı olmasından dolayı seçim yaparken zorlandık. Başvuru değerlendirme sürecinde önerilen projeleri bilimsel katkı, toplumsal fayda, yöntemsel zenginlik ve uygulanabilirlik açısından inceledik. En önemlisi her bir başvuruyu diğer başvurular ile kıyaslayarak değerlendirdik.
Proje değerlendirme sürecini 4 aşama sonrasında tamamlandık. İlk aşamada, 7 kişiden oluşan ve çoğunluğu akademisyen olan Değerlendirme Kurulu 3 komisyon olarak başvuruları 3 grup halinde değerlendirdi. Bu değerlendirmeler sonucunda, 2 grupta 5er, 1 grupta ise 4 olmak üzere toplam 14 proje başvurusu kısa listeye uygun görüldü.
İkinci aşamada, Değerlendirme Kurulu üyeleri 14 projenin tamamını bireysel olarak inceledi ve niceliksel bir yöntemle puanlama yaptı. Söz konusu puanlamalara dayalı olarak 14 proje için ortalama puanlar hesaplandı. Puanlamalar proje çağrısında belirtilen bilimsel katkı, toplumsal fayda, yöntemsel zenginlik ve uygulanabilirlik kriterleri bazında yapıldı ve her bir kritere eşit ağırlık verildi.
Üçüncü aşamada, Değerlendirme Kurulu toplanarak 14 projeyi puanlarının yanı sıra niteliksel olarak ayrı ayrı değerlendirdi ve ilk sıraya giren 6 projeyi belirledi. Niteliksel değerlendirmelerde, ilk etapta belirlenen bilimsel katkı, toplumsal fayda, yöntemsel zenginlik ve uygulanabilirlik kriterlerinin yanı sıra başvurucuların yaşı, cinsiyeti, desteğe olan ihtiyaçları, mekânsal dağılım ve tematik dağılım da dikkate alındı. Kadın ve daha fazla desteğe ihtiyaç duyan başvuruculara öncelik verildi. En yüksek puanı alan ilk 6 proje, niteliksel değerlendirmeler sonucunda da desteklenmeye uygun görüldü.
Kısa listeye kalan 6 projenin tamamına destek vermek amacıyla bir yandan özkaynakları artırmaya çalıştık, öte yandan dış kaynak temini arayışlarına girdik. Bununla birlikte dış kaynak teminine ilişkin girişimlerimizden olumlu sonuçlar alamadık.
Son aşamada, Değerlendirme Kurulunun 6 proje içerisinde ilk üç sıradaki projelerin desteklenmesi önerisi Vakıf Yönetim Kurulu tarafından onaylandı. Yönetim Kurulu, bu yıl programa gösterilen ilgi ve projelerin niteliklerini dikkate alarak programın bütçesini artırdı ve desteklenecek proje sayısını 2’den 3’e çıkardı.
Destek Almaya Uygun Görülen Projeler
Söz konusu değerlendirmeler sonucunda 2025 yılı içerisinde aşağıda özetleri yer alan 3 projenin desteklenmesine karar verildi.
Sosyoekonomik Eşitsizliklere Mekânsal ve Veri Odaklı Bir Yaklaşım: İzmir Örneği
Bu çalışma insanlar arası ve insan doğa ilişkilerinde var olan eşitsizlikleri veri yoğun tekniklerle somutlaştırmayı ve eşitsizliklerin sosyoekonomik, demografik, etnik, toplumsal cinsiyet ve ekolojik kesişimselliğini İzmir yerelinde analiz etmeyi amaçlamaktadır.
Sosyal bilimlerdeki eşitsizlik çalışmaları daha çok betimleyici/tanımlayıcı yanlarıyla öne çıkmaktadır. Öte yandan söz konusu çalışmaların büyük kısmında eşitsizlikleri anlamayı kolaylaştıracak, zaman ve mekâna dayalı, standartlaşmış bir veri kullanımı oldukça azdır. Bunun en önemli nedenlerinden birisi eşitsizlik araştırmalarına kaynaklık edebilecek, küçük mekânsal birimler için anlamlı verilerin olmayışıdır.
Bu çalışmada söz konusu kısıtları aşmak ve sosyoekonomik eşitsizlikleri mekânsal olarak daha gerçekçi bir şekilde ortaya koyabilmek için, İzmir yerelinde coğrafi olarak kodlanmış (geo-coded), gerçek veriye (ground truth) dayalı ekonomik gelir verileri, zaman boyutunu da içerecek şekilde türetilecek ve yerel demografik verilerle eşleştirilecektir.
Uzaktan algılama (remote sensing) yöntemleri ile uydu görüntülerinden (satellite imagery) elde edilen gece ışıkları (nighttime ligths) verileri, nesne tanıma (object recognition) yöntemiyle elde edilen tarımsal alanlar ve kentsel bina stoku verileriyle birleştirilecek ve farklı bileşenlerle oluşturulan gelir verileri bütün kent alanı için türetilerek mahalle düzeyinde mekânsal bileşenlerine ayrılacaktır. Böylece İzmir’de sosyoekonomik gelir eşitsizlikleri ve bunların mekânsal kümelenmelerini tespit etmek mümkün hale gelecektir. Bu yöntem uzaktan algılama ve demografik verilerin birleşmesine dayandığı için eşitsizliklerin yaş, etnisite, toplumsal cinsiyet ve ekolojik boyutlarıyla olan kesişimselliğini de analize olanak tanımaktadır. Ayrıca, İzmir yereli için geliştirilecek bu model, başka mekânsal alanlara da uygulanabilir.
Dilsel Çatışma Yaşanan Bölgelerde İki-Dilli Çocuk Yetiştirmenin Olanak ve Kısıtlılıkları: Kürtçe Üzerine Bir Vaka Çalışması
Kamusal alanda devletin seçtiği dilin kullanılmasının tüm vatandaşlara aynı fırsatları sunduğu için tüm vatandaşları eşit kıldığı iddia edilse de Türkiye gibi çok dilli ülkelerde, bu durum eşitlikten çok ayrımcılığa tekabül etmektedir. Türkiye'de yaklaşık 52 dilin olduğu varsayılmaktadır. Bunlar ülkede yaşayan yerel halklar, azınlıklar ve Türkiye'ye göç etmiş toplulukların dilleridir. Günümüzde devlet eliyle bu dillerin korunması ve geliştirilmesi adına yapılan somut bir dil politikası mevcut değildir. Saha çalışmaları, Türkiye’de pek çok dil için kuşaklar arası dil kaybının hızla arttığını göstermektedir. Bu saha çalışmaları, bu durumun sosyoekonomik eşitsizliklerden kaynaklanan boyutuna da işaret etmektedir. Aynı zamanda araştırmacılar dil kaybı süreçlerinde cinsiyet eşitsizliğine de değinmektedir.
Bu proje, bu sorunsalı etnik, sınıf ve cinsiyet eşitsizliği bağlamında ele almaktadır. Bu bağlamda projenin amacı, Türkiye’de, Kürt toplumu arasında kuşaklar arası dil kaybının, sosyo-dilsel, toplumsal ve sosyoekonomik boyutunu irdelemek, Türkiye’de anadili Kürtçe olan ebeveynlerin, çocuklarını ana dilinde/çok dilli yetiştirebilmeleri için onlara yol gösterici olacak kılavuz ve görsel materyaller hazırlamaktır.
Bu amaçla, öncelikle dilsel çatışma yaşanan dünya örnekleri üzerinden, bu konu kapsamında gelişmiş literatür taranarak dünya deneyimleri ile ilgili bir rapor yazılacak, akabinde Türkiye için Kürtçe dili deneyimleri üzerine saha araştırması yapılarak rapor oluşturulacaktır. Bu raporlarla çok dilli çocuk yetiştirmede yaşanan sıkıntılar, olanaklar, olumlu ve olumsuz deneyimlerin ortaya konması hedeflenmektedir. Buradan yola çıkarak oluşturulacak online platformda, üretilen raporlar, ebeveyn kılavuzu ve bunları destekleyici görsel-işitsel ve infografik materyaller sunulacaktır. Proje çıktıları lansman etkinliğiyle kamuoyuna sunulduktan sonra düzenlenecek kampanyalarla konuyla ilgili farkındalık ve bilinç düzeyinin arttırılması amaçlanmaktadır.
Çay Tarımı Emek Süreçleri Etrafında İnşa Olan Eşitsizlikler
1930’larda çay tarımı ile tanışan Doğu Karadeniz’de çayın tarımı ve sanayisi 1950’lerden sonra giderek artan oranlarda önem kazanmış ve bütün bir sosyokültürel ve ekonomik yapıyı değiştirmiştir. Değişen yapının içinde ortaya çıkan eşitsizlik ve çatışma alanları tikel olarak sosyal araştırmalara konu olmuş ancak bu eşitsizliklere kesişimsel olarak bakan ve doğayı bir aktör olarak merkeze alan eleştirel, bütünlükçü güncel bir araştırma yapılamamıştır.
Bu bağlamda araştırma kapsamında Rize iline bağlı 11 ilçe merkezi ve köylerinde farklı aktörler arasında nitel ve nicel veri toplanacak, toplumsal cinsiyete dayalı eşitsizlikler ile yerli ve göçmen olmaya dayalı eşitsizlikler merkeze alınarak ve doğanın tahakkümü geride bırakılmadan bir analiz sunulacaktır.
Tesadüfi örneklem ve kartopu yöntemiyle sahadan derlenecek olan verinin eşitsizlikleri görünür kılacak bir rapora, raporun da süreç içinde bir kitaba dönüştürülmesi hedeflenmektedir. Sahadan gelen güncel verinin sivil toplum aktörleri ve siyasi mekanizmalar dahil olmak üzere geniş kitlelere ulaştırılması ile her yıl mayıs ayında yoğunlaşan çay tarımının geleceği konulu tartışmalara farklı bir perspektifin katılması planlanmaktadır.
Eşitlik Araştırmaları Destek Programı proje başvuruları başladı...
Eşitlik Araştırmaları Programı, insan-insan ve insan-doğa ilişkilerindeki çoklu eşitsizliği sorunsallaştıran ve bu alanda veri ve bilgi üretmeyi, bunlara dayalı olarak eşitliği güçlendirici politika geliştirmeyi, deneyimler inşa etmeyi hedefliyor.
Eşitlik Araştırmaları Destek Programı proje başvuru sonuçları açıklandı...
Bir Arada Yaşarız Eğitim ve Toplumsal Araştırmalar Vakfı (BAYETAV) olarak, Eşitlik Araştırmaları Destek Programı kapsamında, Türkiye’de toplumsal eşitsizliklerin giderilmesine yönelik kesişimsel araştırmaları desteklemek üzere, yeni araştırma projeleri için başvuru çağrısında bulunduk. Yapılan değerlendirme süreci sonrasında 3 projeyi desteklemeye karar verdik.
Bizden Haberdar Kalın
E-bültene üye olarak etkinliklerimizden ve yayınlarımızdan haberdar olabilir, çalışmalarımızı yakından takip edebilirsiniz.
Hayatın her alanında süregiden ayrışmayı ve kutuplaşmayı aşmak ve “bir arada yaşama” kanallarını genişletmek üzere yola çıkmış olan bir vakıftır.
+90 232 374 60 66
+90 232 374 56 66
Bayetav Akademi
Evka-3 mah. 101/2 Sok. No:22 35050 Bornova, İzmir
Bayetav Sanat
Erzene mah. 80. Sk. No:26, 35040 Bornova/İzmir