6 Şubat depremlerinin her türlü acısı devam ederken, depremin altüst ettiği şehirlerde hayatta kalan insanların en önemli sorunlarından biri derin bir çaresizlik eşliğinde yalnızlık duygusuydu. Mesele tabii ki, barınma, beslenme, temizlik gibi acil yaşamsal sorunlara çözüm bulunmasıydı, ancak çok yönlü bir felaket altında kalan insanlar bu çaresizliğin içinde seslerinin duyulmasını istiyorlardı.
Memleketin dört bir yanından koşarak deprem bölgesine giden isimsiz kahramanların çabalarına mütevazı bir ek olarak, bu araştırma Hataylıların “seslerini” duyurmak için yapıldı. Araştırma Hatay’da yapıldı ve kuşkusuz Hatay’ın kendine özgü niteliğini ve felaketini anlatıyor ama tüm deprem bölgesinin ruhunu yansıtıyor.
Bu araştırmaya yansıyan sesler, artık deprem ya da başka afetler sonrasında şehirleri yeniden kurmak için vatandaşların beklentilerini dinlemenin ve dolayısıyla katılımının ne kadar yaşamsal olduğunu gösteriyor.